satır arası

"...son gidişimden bu yana new york'a bilet fiyatlarının ikiye katlanmış olması benim için büyük bir darbe oldu. bilet alamamıştım. ne yapacağımı düşünmek için bir telefon kulübesine girdim. tam bir clark kent anıydı. kız kardeşimi aramayaı düşündüm fakat eve dönmeye utanıyordum. ancak orada, telefonun altındaki rafta, sarı sayfaların hemen üzerinde beyaz, kaliteli bir kadın cüzdanı duruyordu. içinde bir madalyon ve otuz iki dolar -son işimde neredeyse bir haftada kazandığım para- vardı..." *

çok iyi bir müzisyen olabilirsiniz, çok harika şarkı sözleri, şiirler de yazabilirsiniz ancak sizi bu dünyanın içine sokacak bazı gelişmelere ihtiyacınız vardır. bu gelişme bazen tesadüflere de bağlı olabilir. patti smith'in 60'ların sonuna doğru küçük bir kasabada bir telefon kulübesinde new york yolculuğunun bedelini karşılayacak nakiti içeren cüzdanı bulması ne de güzel bir tesadüftür. belki o cüzdan o an orada olmasaydı, patti'nin new york'a gidişi ertelenecek (belki de hiç gitmeyecek), muhtemelen orada robert ile karşılaşamayacak, chelsea otel yılları yaşanmayacak ve şimdi kulaklarımızda döndürdüğümüz şarkıları olmayacaktı. kadercilikten pek hoşlanmam ancak böylesine zincirlenmiş bir halde gelişen olayların ilk halkasının bir şekilde oluşması gerekiyor. patti smith'in defalarca teşekkür ettiği, o cüzdanı orada unutan kadın; iyi ki var oldun, sen olmasan rock'ın büyük bir parçası eksik olabilirdi.

* "çoluk çocuk" - patti smith, domingo yayın, aralık 2010

0 yorum: