away we go (2009)
bazı filmler vardır sizi direk afişiyle yakalar. o afişin havasına kanıp filmi izlersiniz ve eğer içgüdüleriniz bu hususta güvenilirse genelde tercihleriniz isabetli olur. bu nedenle izleyeceğim filmleri seçerken afişleri de benim için bir kıstas oluyor. son zamanlarda bloglarda gezinirken rastladığım "away we go" ilkin afişiyle gözüme çarptı. böyle bir afişten tırt bir film çıkamazdı ya.
yönetmenliğini sam mendes'in yaptığı inceden "simyacı" temasına sahip filmin konusu kısaca şöyle. yaşam yolunun yarısına gelmiş çiftimiz hala düzenlerini kuramamışlardır. düzen vermeye çalışan burt ve verona, bebek beklemektedirler. hamileliğin 6. ayında bir akşam yemeği için burt'ün ailesine giden çift orada ailenin aldığı yeni kararı öğrenir: hayallerini gerçekleştirmek için 2 yıllığına belçika'ya gideceklerdir. bu kararı öğrenen burt ile verona yakın arkadaşlarının bulunduğu yerleri gezip, çocuklarını doğuracakları yeni bir ev, yeni bir ortam aramaya koyulurlar.
burt ve verona'nın evlerini arkada bırakıp bu yolculuğa koyulurken ağızlarından çıkan sözler yeni bir ev bulmak üzerinedir. ancak onların phoenix, madison, montreal, miami gibi kuzey amerika'nın dört bir köşesine olan seyahatlerinde, yeni bir yer arayışlarından daha çok, "nasıl birer iyi ebeveyn oluruz" sorusuna cevap arayışları gözümüze çarpıyor. gittikleri yerlerde beraber takıldıkları yakınlarının çocuklarıyla hatta birbirleriyle olan ilişkilerini gözlemlemeleri ve bunlardan dersler çıkarmaları da bize bilahere sunuluyor.
"away we go", anlaşılabileceği gibi bir yol filmi. hatta güzel müziklerle bezenmiş bir yol filmi. üstelik absürdlükten ibaret komedi unsurları ve "before sunrise" & "before sunset" gibi diyaloğa dayalı bir film oluşuyla benim için biçilmiş bir kaftan. sözün özü; şu son paragraftaki anahtar kelimeler ilgi alanınız içerisindeyse bu filmi kaçırmayın.
1 yorum:
Türkiye'ye gelmesini bekleyip bekleyip; gelmeyince warezden indirip izlediğim,hayran kaldığım film.
Yorum Gönder