middle of nowhere (2008)
hemcinslerim size sesleniyorum! eşcinsel eğilimi olanlar, sizi tenzih ediyorum. aradan çekilebilirsiniz. aranızda kadınları çözebilmiş olan var mı? duyamıyorum! peki ne istediklerini anlayabilmiş olan? kamışa su yürümesiyle başlayan ve popo deliğimize pamuk tıkanana dek sürecek olan karşı cinsle münasebette "ben onları çözerim" iddiasında olan? "ben işi çözdüm hocaaa" diyebilenler büyük bir yanılgı içerisindesiz ve çok geçmeden neyin ne olduğunu anlayacaksınız!
dorian spitz, daha 17'sinde, hayatın başlangıcında ve kıyısında. evlat edinildiği zengin aile tarafından büyütülmüş. ailenin güzel ve büyük bir evi, bmw arabaları var. ama dorian biraz farklı, kurallara pek takılmayan cinsten. aile büyüğü tarafından karakter edinmesi için yaz tatilinde su parkında çalışması isteniyor. işe yürüyerek gidip gelecek. yürümek sağlık kazandırır, sağlık ise karaktere etki eder-miş. dorian ise yine kendi kafasına göre takılıyor, gözünü su parkında kazanacağı üç beş kuruş yerine, ot işinde dönen paraya çeviriyor ve torbacılık yapıyor.
grace berry, 19'unda ama yaşadıkları onu daha olgun kılıyor. annesi, babasını amcasıyla aldattığından babası bu sadakatsizliğe tahammül edemediğinden yaşamını sonlandırmış. anne ise gününü gün etme derdinde. grace'in kredi kartlarını kullanıyor ancak geri ödeyemiyor. grace ise istediği üniversite ve bölümde okuma hakkını elde ediyor ancak kaydolabilmesi için 12.000 papele ihtiyacı var. yaşadığı kasabada iş imkanları sınırlı. o da su parkının yolunu tutuyor para kazanmak için.
taylor elizabeth berry, 15'inde çıtır bir kız. ismi, annesi tarafından maksatlı konulmuş. annesi tarafından model yapılmaya çalışılıyor. hani şu son zamanlarda amerikan annelerinin kızlarını müzik, moda gibi sektörlere pompalamaya çalıştığı gibi. reklam ajansı görüşmelerine gidiliyor, saç bakımları yapılıyor... grace'in eğitimi için akıtılmayan musluk, bu ufaklık için ardına kadar açılıyor. ama taylor bu olanlardan pek memnun değil. hem gözü öyle mankenlikte de değil, istediği sadece yaşıtları gibi takılabilmek.
grace, dorian'ın dikkatini su parkındaki ilk gününde çeker. iş çıkışı yanına yaklaşır şansını dener. grace pek yüz vermez. dorian bakıyor istediğini böyle elde edemeyecek, arkadaş damarından girmeye çalışıyor. ona kendi işinde yardımcı olmasını teklif ediyor ve ona arabasıyla istediği yere götürmesi için 100 $ teklif ediyor. paraya ihtiyacı olan grace de geri çeviremiyor teklifi. bu gidip gelişmeler ikiliyi birbirine yakınlaştırıyor. grace de zamanla işin ayrıntılarını öğreniyor. ancak kendi çıkarı için işe devam ediyor. su parkında çalışırken kasabanın zenginlerinden olan ben pretzler grace'i beğenir. oğlan hem yakışıklıdır hem paralı. dorian'ın tüm engellemelerine rağmen grace, ben ile yakınlaşır. ancak bu ilişkide beklediğini bulamaz.
senaryosunu michelle morgan'ın yazdığı, john stockwell'in yönettiği bir bağımsız amerikan filmi olan "middle of nowhere", 20 yaş öncesi gençliğin sıkıntılarını dile getiriyor. girişte bahsettiğim kadınların o çözülemeyen halini grace'in üzerinde görebilirken dorian'da da devirler geçtikçe daha da baskınlaşan gençliğin kararsızlığı, tutunamayışı ve ait olamama duygusunu hissediyoruz. bu anlamda da "hiçbir yerin ortasında" ismi anlatılanı tamamlıyor.
"genova"'da annesini kaybettikten sonra farklı bir ülke ve kültürde kendisini bulmaya çalışan ailenin büyük kızını canlandıran willa holland, bu filmde de ailenin model yapılmaya çalışılan küçük kızını başarıyla canlandırıyor. susan sarandon'u anne rolünde izlediğimiz "middle of nowhere"'de en çok dikkat çeken performansı dorian rolünde anton yelchin sergiliyor. henüz çok fazla kişi tarafından keşfedilmeyen "middle of nowhere" hakkında izleyenler tarafından övgüyle bahsediyor. edinilip izlenesi bir film.
dorian spitz, daha 17'sinde, hayatın başlangıcında ve kıyısında. evlat edinildiği zengin aile tarafından büyütülmüş. ailenin güzel ve büyük bir evi, bmw arabaları var. ama dorian biraz farklı, kurallara pek takılmayan cinsten. aile büyüğü tarafından karakter edinmesi için yaz tatilinde su parkında çalışması isteniyor. işe yürüyerek gidip gelecek. yürümek sağlık kazandırır, sağlık ise karaktere etki eder-miş. dorian ise yine kendi kafasına göre takılıyor, gözünü su parkında kazanacağı üç beş kuruş yerine, ot işinde dönen paraya çeviriyor ve torbacılık yapıyor.
grace berry, 19'unda ama yaşadıkları onu daha olgun kılıyor. annesi, babasını amcasıyla aldattığından babası bu sadakatsizliğe tahammül edemediğinden yaşamını sonlandırmış. anne ise gününü gün etme derdinde. grace'in kredi kartlarını kullanıyor ancak geri ödeyemiyor. grace ise istediği üniversite ve bölümde okuma hakkını elde ediyor ancak kaydolabilmesi için 12.000 papele ihtiyacı var. yaşadığı kasabada iş imkanları sınırlı. o da su parkının yolunu tutuyor para kazanmak için.
taylor elizabeth berry, 15'inde çıtır bir kız. ismi, annesi tarafından maksatlı konulmuş. annesi tarafından model yapılmaya çalışılıyor. hani şu son zamanlarda amerikan annelerinin kızlarını müzik, moda gibi sektörlere pompalamaya çalıştığı gibi. reklam ajansı görüşmelerine gidiliyor, saç bakımları yapılıyor... grace'in eğitimi için akıtılmayan musluk, bu ufaklık için ardına kadar açılıyor. ama taylor bu olanlardan pek memnun değil. hem gözü öyle mankenlikte de değil, istediği sadece yaşıtları gibi takılabilmek.
grace, dorian'ın dikkatini su parkındaki ilk gününde çeker. iş çıkışı yanına yaklaşır şansını dener. grace pek yüz vermez. dorian bakıyor istediğini böyle elde edemeyecek, arkadaş damarından girmeye çalışıyor. ona kendi işinde yardımcı olmasını teklif ediyor ve ona arabasıyla istediği yere götürmesi için 100 $ teklif ediyor. paraya ihtiyacı olan grace de geri çeviremiyor teklifi. bu gidip gelişmeler ikiliyi birbirine yakınlaştırıyor. grace de zamanla işin ayrıntılarını öğreniyor. ancak kendi çıkarı için işe devam ediyor. su parkında çalışırken kasabanın zenginlerinden olan ben pretzler grace'i beğenir. oğlan hem yakışıklıdır hem paralı. dorian'ın tüm engellemelerine rağmen grace, ben ile yakınlaşır. ancak bu ilişkide beklediğini bulamaz.
senaryosunu michelle morgan'ın yazdığı, john stockwell'in yönettiği bir bağımsız amerikan filmi olan "middle of nowhere", 20 yaş öncesi gençliğin sıkıntılarını dile getiriyor. girişte bahsettiğim kadınların o çözülemeyen halini grace'in üzerinde görebilirken dorian'da da devirler geçtikçe daha da baskınlaşan gençliğin kararsızlığı, tutunamayışı ve ait olamama duygusunu hissediyoruz. bu anlamda da "hiçbir yerin ortasında" ismi anlatılanı tamamlıyor.
"genova"'da annesini kaybettikten sonra farklı bir ülke ve kültürde kendisini bulmaya çalışan ailenin büyük kızını canlandıran willa holland, bu filmde de ailenin model yapılmaya çalışılan küçük kızını başarıyla canlandırıyor. susan sarandon'u anne rolünde izlediğimiz "middle of nowhere"'de en çok dikkat çeken performansı dorian rolünde anton yelchin sergiliyor. henüz çok fazla kişi tarafından keşfedilmeyen "middle of nowhere" hakkında izleyenler tarafından övgüyle bahsediyor. edinilip izlenesi bir film.
0 yorum:
Yorum Gönder