jennifer's body (2009)
türk filmlerinin pazarlama taktiklerinden birisidir; setten birileri film çekimleri esnasında çektiği fotoğrafları basına yansıtır, basın da eline geçmiş bu hazır malzemeyi iştahla kullanır. hem basın "boyalı" kısmını doldurur hem de film gösterime girmeden birkaç ay önce promosyonunu yapmış olur. bu danışıklı dövüşten her iki taraf da kendi payını alır yani. eleştirdiğimiz bu durum "jennifer's body" için de geçerli. hatırlarsınız yaz aylarında filmde rol alan megan fox'un üstsüz fotoğrafları hürriyet'in seksi fotoğrafları için tıklayınız köşesinde bile yer almıştı. film tüm kozunu neredeyse megan fox'un üzerinden oynadı. kaçımız megan fox'un göğüsleri yerine filmin konusuyla ilgilendik, itiraf edin! filmin patlayacağı belliydi ve patladı! 23 ekim'de ülkemizde gösterime giren filmin gişe bilgilerine bakıldığında durum daha net ortaya çıkıyor. sinematurk'ün 6 kasım tarihli verilerine göre filmin seyirci sayısında ilk haftaya göre %43 düşüş yaşanmış, toplam 7.558 izleyici çekmiş. açıkçası bu filmin üstlerinde "iki dil bir bavul"'u görmek beni çok sevindirdi (toplam 16.078 seyirci).
filmin konusuna değineyim. bir amerikan kolejinde okuyan needy ile jennifer küçük yaşlardan beri yakın arkadaştırlar. okulun en güzel kızı jennifer doğal olarak her yerde tüm dikkatleri üzerine çekmektedir. kasabaya gelen low shoulder'ın konserine giden ikili konser mekanında yangın çıkmasıyla kendilerini zar zur dışarı atar. jennifer'ın iş attığı grubun vokalisti jennifer'ı minibüse davet eder. daveti kabul eden jennifer grup elemanlarıyla gizemli bir yolculuğa çıkar. grup elemanlarına bakire olduğunu söyleyen jennifer, satanist ayine kurban gider. ancak bakire olmadığından şeytan onun bedenine kaçmıştır. jennifer, okula döner ve erkekleri kendisine kurban olarak seçer.
hikayenin nasıl da sıkış olduğunu farkettiniz değil mi? halbuki senaryoyu kim yazmış; diablo cody. ilk senaryosu "juno" ile oscar heykelciğini kapan adam. insan şaşırmıyor değil, neymiş efendim korku filmleri kendisinin favorisiymiş. bu filmden sonra biraz uzak durmasında fayda var! insanı bilinmeyen korkutur düşüncesinden yola çıkarsak, benim diyen korku filmi içerisinde bir parça gizem barındırmalı. film, needy'nin hapishanede olduğunu göstererek kartlarını en baştan açıyor ve biraz mantık yürütme becerisi olan seyirci ilk 15 dakikada filmi çözebiliyor. geri kalan süre mi? boşa geçen vakit. tek beklemediğim nokta piyasa rock sounduna sahip tırt grubun satanist çıkmasıydı. lan bari bir black metal grubu koysaydınız, daha inandırıcı olsun. ama öyle de yapınca hedef göstermek gibi olcak, ne diyeyim bilemedim.
ben ilk başta jennifer'ın vampir olduğunu sandım, tuttuğunu uçuruyor oraya buraya, boyna yöneliyor filan. sonra zombievari tavırlara girdi, karın deşmeler, bağırsak yemeler filan. hatta needy'nin evine geldiğinde ağzından kaset bandı çıkarttığını sandım meğer kan kusuyormuş zavallım.
korku ve gerilim etiketlerine sahip film her iki türün de klişelerini, bildik örgüsünü içerisinde taşıyor. komedi etiketi de "böyle bir rezil çektik, hani korkmazsanız gülün bari" mantığıyla konulmuş olmalı. filmi tek kelimeyle ifade edecek olsam fiyasko derim. 1.5 saatlik zaman kaybına tahammülünüz varsa izleyin. ha bir de megan fox'un göğüslerini görücem diye bekleyenler varsa şimdiden avuçlarını yalamaya başlayabilirler.
0 yorum:
Yorum Gönder