old joy (2006)
şehirden kaçmak.. gürültüden.. kirlilikten.. kaostan.. kalabalıktan.. sıkıntıdan.. insanlardan.. ikiyüzlülükten.. yalanlardan.. yalan hayatlardan.. doğaya kaçmak.. ormana.. deniz kenarına.. dere kenarına.. dağa.. sessizliğe.. huzura.. kamp yapmak.. yeşilliğin ortasında.. maviliğin kenarında.. ateş yakmak.. kapkaranlık bir gecede.. yıldızların altında..
kaç kişi kaldı bu saydıklarımın hayalini kuran, gerçekleştirince tadını sonuna kadar çıkaran, gerçekleştiremediğinde ise içinde hep ukde olarak bırakan. kelly reichardt işte tam bu damardan giriyor insanın vücuduna ve 76 dakika boyunca zerk ediyor bunu. kısa bir süre önce kendisinin "wendy and lucy" filmini izlemiştim. ondan aşırı zevk alınca bir sonraki durağım oldu "old joy". "wendy and lucy"'de olduğu gibi senaryo jonathan raymond ve kelly reichardt'ın elinden çıkma. başrollerde ise sahnelerden bonnie 'prince' billy adıyla aşina olduğumuz will oldham ile daniel london yer alıyor ve onlara tanya smith eşlik ediyor. ve iki filmde de yardımcı oyuncu rolünde olan sevimli köpeğimiz lucy..
"keder, yıpranmış mutluluktan başka bir şey değildir" sözünü önplana çıkaran filmimiz, iki eski dost, mark ile kurt'ün bir haftasonunu beraber değerlendirmek için portland'da yer alan cascade dağına gidip kamp kurmayı planlarlar. kısa bir hazırlıktan sonra ikili yola koyulurlar, kamp yapmayı planladıkları yer kurt'un daha önceden gittiği dağda sapa bir yerde kalan, pek az kişinin bildiği bir kaplıcadır. bu kaplıcaya giden yol bile çok fazla belirgin olmadığından ilk gece başka bir yerde kamp kurmak zorunda kalırlar. gün ağardığında yeniden yola koyulurlar ve saklı bir güzellik olan kaplıcaya ulaşırlar.
30'lu yaşların ortalarında olan ve artık gençlik dönemlerini yavaş yavaş geride bırakan iki eski dostun doğaya kucak açtıkları haftasonu gezisini konu alan "old joy"'un üstünü kazıdıkça altından sağlam bir hikaye çıkıyor. gezintilerine tanıklık ettiğimiz bu iki karakterden kurt, fırsat buldukça kendisini yollara vuran ancak son dönemde eski tayfadan olan arkadaşları "meşgul" olduğu için bu gezintilerini tek başına yapmak durumunda kalan bir beatniktir. mark ise eşi tanya'dan çocuk beklemektedir. durum itibarıyla sorumlulukları artan mark'ın sıkıntılarına bir de babasının sağlık sorunları eklenmiştir. böyle bir durumdayken çıktıkları bu gezi kafasını dağıtmasına fırsat olmuştur. ancak insana huzur verebilecek bu ortamda bile sorunlar kafasını meşgul eder. ve bu meşguliyet kurt ile arasında gizliden gizliye bir sorun yaratır. ki bu sorunu ateş başında geçirdikleri gecede mark'a söyler ancak sonra geçiştirir. zaten aylak adam kurt ile hayat meşgaleleri peşinde koşan ve hayata başka yönden bakmak durumunda olan mark arasında iletişim kopukluğu yaşanması kaçınılmazdır. ve artık eskiden paylaştıkları mutluluklar yıpranmış ve de yitirilmiştir.
minimal sinemanın son dönemdeki en iyi örneklerinden biri olan film, gücünü sadece öyküsünden değil görüntülerinden ve de müziklerinden de alıyor. fotoğraf sanatçısı justine kurland da bu güzelliği yaratanlar arasında. başrolde döktüren will oldham ise filmin tema müziğini yaparak hoş bir katkı daha sağlamış. hayatım boyunca izlediklerim arasında farklı bir yere anında oturan "old joy"'u minimalizmden hoşlanıyorsanız, girişte yazdıklarım sizin için bir şey ifade ediyorsa mutlaka ama mutlaka izleyin. yoksa uzak durun, filme ve bana gereksiz yere küfretmeyin...
0 yorum:
Yorum Gönder