big fish (2003)
en aydınlık tim burton filmidir big fish. edward scissorhands'in melankolikliği, the nightmare before christmas, corpse bride ve sweeney todd'un gotikliğinden eser yoktur burada. başrollerinde ewan mcgregor, helena bonham carter, abert finney, billy crudup, jessica lange ve alison lohman'ın olduğu film 8.0 rating ile imdb top 250 sıralamasında 232. sırada yerini almıştır. amerikalı yazar danniel wallace'ın "big fish: a novel of mythic proportions" isimli romanından senaryolaştırılan filmin müziklerini de, tim burton'ın kadim dostlarından olan danny elfman yapmıştır.
herkesin bildiği (ya da bilmediği) gibi tim burton'ın belirli bir oyuncu kadrosu vardır. mesela çoğu filmde danny elman'ın müziklerini dinler, helena bonham carter'ın gotikliğini izleriz. bir de yan roller vardır. mesela edward scissorhands'de edward'a taciz etmeye çalışan kadın ile charlie and the chocolate factory'deki umpa lumpa(lar) big fish'te de mevcut.
bir baba-oğul hikayesidir big fish. çoğu tim burton eserindeki gibi alışkın olmadığımız masallar, inanılmaz güzellikteki yerler vardır filmde. babasının hikayelerine inanmayan bir adam, küçükken inandığı günlerin acısını çıkartıyordur sanki. ölüm döşeğindeki babası, yaşadıklarını masal tadında anlatmaya devam ediyordur, ama adamın "duymak istediği" gerçekleri söylememekte kararlıdır. çünkü o anlattığı gerçekleri yaşamıştır. ve william babasının geçmişini araştırdıkça, bazı gerçekleri daha iyi kavramaya başlayacaktır.
herkesin bildiği (ya da bilmediği) gibi tim burton'ın belirli bir oyuncu kadrosu vardır. mesela çoğu filmde danny elman'ın müziklerini dinler, helena bonham carter'ın gotikliğini izleriz. bir de yan roller vardır. mesela edward scissorhands'de edward'a taciz etmeye çalışan kadın ile charlie and the chocolate factory'deki umpa lumpa(lar) big fish'te de mevcut.
bir baba-oğul hikayesidir big fish. çoğu tim burton eserindeki gibi alışkın olmadığımız masallar, inanılmaz güzellikteki yerler vardır filmde. babasının hikayelerine inanmayan bir adam, küçükken inandığı günlerin acısını çıkartıyordur sanki. ölüm döşeğindeki babası, yaşadıklarını masal tadında anlatmaya devam ediyordur, ama adamın "duymak istediği" gerçekleri söylememekte kararlıdır. çünkü o anlattığı gerçekleri yaşamıştır. ve william babasının geçmişini araştırdıkça, bazı gerçekleri daha iyi kavramaya başlayacaktır.
0 yorum:
Yorum Gönder